.
www.azitticocuk.tr.gg

   
 
  KATEGORİSİZLER
 
Papağan ve Kadın


Kadının biri bir petshop a gider ve "bir papağan almak istiyorum" der.Mehmet ismindeki petshop sahibi
-"Hanımefendi elimde bir tane papağan kaldı fakat bu papağan çok küfürbaz almak istemezsiniz sanırım" fakat bir papağan sahibi olmak isteyen kadın
-" Hayır almak istiyorum" der ve papağını alır. Evine geldiğinde bir bakar ki gerçekten papağan kadını her eve geldiğinde'hoşgeldin orospu' diyerek karşılar. Buna dayanamayan kadın papağanı alır ve petshopa geri götürür. Mehmet bey bu papağan gerçekten çok terbiyesiz. Her eve geldiğimde beni hoşgeldin orospu diyerek selamlıyor ve ben buna dayanamıyorum. Papağını geri getirdim ve paramı geri istiyorum. Fakat o anda paraya ihtiyacı olan Mehmet bey hanımefendi merak etmeyin birkaç gün bana bırakın ben terbiye edeyim daha sonra gelin alın... Kadın inanmayarak da olsa tamam der ve gider. Mehmet papağanı alır ve bir çaydanlık su kaynatır. Ne diyeceksin lan kadın eve geldiğinde diye sorar papağana
-"Hoşgeldin orospu diycem." der. Bunun üstüne papağanın kafasını kaynar suyun içine sokar ve tekrar sorar.Papağan yine aynı yanıtı verir. Bir olur , iki olur ve papağan işkenceye dayanamaz
-"Hoşgeldiniz hanımefendi diycem" der. Ertesi gün kadın gelir ve Mehmet bey kadına papağanı terbiye ettiğini söyler. Kadın bunu kontrol etmek istediğini söyler ve papağana sorular sormaya başlar. Ben eve geldiğimde bana ne diyeceksin?
-"Hoşgeldiniz hanımefendi" diyeceğim der papağan. Kadın çok şaşırır ama emin olmak için devam eder. Peki yanımda bir kız arkadaşımı getirirsem ne diyeceksin?
-" Hoşgeldiniz hanımefendiler" diyeceğim peki yanımda bir erkek arkadaşımı getirirsem ne diyeceksin?
-"Hoşgeldiniz beyfendi" diycem. peki yanımda 2
-3 erkek arkadaşımı getirirsem ne diyeceksin? Papağan biraz duraksar ve cevap verir :
-"Oğlum Mehmet suyu kaynat bu karı harbi orospu.!!!

Ölçüp, öyle yemek lazım  


Adamın biri evcil maymunu ile bir bara gitmiş. Bir içki ısmarlamış, o sırada da maymunu ortalıkda dolaşıp eline ne geçirirse ağızına atıyomuş. Son olarak bilardo masasındaki bir topu mideye indirince barmen bağırmaya başlamış.
-"Yav naapo bu hayvan bilardo topumu yedi". Adam da
-"Ya o yer ,parası neyse veririm." demiş. Parayı verip çıkmışlar. Aradan bir hafta geçtikten sonra maymunlu eleman yine gelmiş. Yine bir içki ısmarlamış. Bu arada maymun da barda duran eriklere elini uzatmış. Barmende bir yandan seyrediyomuş. Maymun önce erigi götüne sokmuş sonra çıkarıp aazına atmış. Barmen adama dönüp
-"Bu ne yaptı şimdi" demiş.
- Adam: "Senin şu bilardo topu olayından sonra herşeyi ölçüp de yiyor."*

Pisiklet İsterem  


Diyarbakır'da Şehmus okula gelir, tabii bizim Şehmus ilkokul talebesi, ama her tarafı yara bere içinde, hoca sorar, "Şehmus oğlum ne oldu sana", Şehmus der, "Babam dövmiştir". Hoca sorar, "Niye oğlum", "Valla bilmiyom hocam akşam evde yatıyık biraz sonra babamın sesini duyuyom, Ali uyudun mi ali den ses çıkmiy Veli uyudunmi e veliden de ses çıkmiy Mehmed uyudin mi Mehmedden de ses çıkmiy Şehmus uyudin mi diy, ben de yok buba uyumadım diyrem oda geliy beni doviy." Bunun üzerine hoca, bak Şehmus bu gibi durumlarda uyumasan da ses etmemek lazımdır der. Şehmus kafa sallar eve gider, ertesi gün okulda Şehmus daha fena dövülmüş olarak gelir. Bunu gören hoca merakla gider yanına ; "Şehmus ne oldi kim yapti" der. Şehmus der ki "Bubam yapmıştır." "Niye Şehmus ne oldi", Şehmus anlatır. "Hocam akşam evde yatıyık biraz sonra yine babam in sesini duyuyom, Ali uyudun mi ali den ses çıkmiy Veli uyudunmi e Veliden de ses çıkmiy Mehmed uyudin mi Mehmedden de ses çıkmiy Şehmus uyudin mi diy, ben de uyumadım ama hiç ses etmedim. Bunun üzerine anam ile bubam bir gıpraşmaya başladiler anlamadım ne oliy biraz sonra anam dedi ki, la ihsan ben geliyom, bubam da haticem ben de geliyom dedi ben de ula nereye gidiyonuz ben de Geliyom dedim... hoca derki; oğlum bunlar anne baba, gider gider gelirler. Sen hiç bozuntuya verme. Uyuyo gibi yap. peki demiş Şehmus. Ertesi gün bir bacak kırık. " Bu sefer ne oldu? " der hoca. Hocam, dediğin gibi yapmişem. Hiç ses çıkarmamişem. En son bubam anamın arkasına geçti, "ben çocuk isterem, ben çocuk isterem!" diye bağırmaya başlayınca; ben de fırsat bu fırsat demişem. Geçtim bubamın arkasına, " Ben de bisiklet isterem !!!! ""

Tetikçi  


Mafya babası haraçlarını toplaması için yeni bir tetikçi buldu. seçtigi adam sağır ve dilsizdi. Çünkü baba, bu tetikçi yakalanırsa polise fazla bir şey anlatması mümkün olamaz, diye düşünüyordu. Baba, bir gün ödemelerin geciktiğini fark etti ve tetikçiyi odasına çağırdı, bir de işaret dilini bilen tercüman buldular. Tercüman işaretle sordu:
- "Para nerede?" Sağır dilsiz işaretle yanıt verdi:
- "Ne parası? Benim paradan maradan haberim yok. Neden bahsettiginizi anlamıyorum." Tercüman tercüme etti:
- "Neden bahsettiğinizi anlamıyormuş. " Baba 38'liği koltuk altından çekip sağır dilsizin beyninedayadı:
- "Şimdi sor bakalım, para nerede." Tercüman işaretle sordu:
- "Para nerede?" Sağır
-dilsiz kan ter içinde isaretle yanıt verdi:
- "Şehir merkezindeki parkta, büyük heykelin olduğu kapıdan girince soldan 3. ağacınn kovuğunda yüz bin dolar var."
- "Ne söyledi?" dedi Baba. Tercüman yanıtladı:
- "Dedi ki, hala neden bahsettiğinizi anlamıyormuş, ayrıca o tetiği çekmek de biraz göt istermiş."

Meraklı Papağan  


Adamın biri sevdiği kadınla evlenmiş ve ilk geceleri. Tam sevişecekler kadın demiş ki "aaa! aşkım şu papağan bize bakarken ben rahatça sevişemem. Adam da hemen dönmüş papağana demiş ki: Dön arkanı ve ikinci bir emre kadar sakın önüne dönme yoksa Ananı ......! Papağan bunun üzerine dönmüş ve rahatça sevişmişler. Sabah olmuş adamla kadın balayına gitmek için bavullarını topluyorlarmış. Papağanın hala arkası dönükmüş. Karı
-koca bavulun kapağını kapatamamış ve kadın adama demiş ki: Sen bunu sabit tut ki oynamasın ben dolabın üstüne çıkıp üstüne atlayacağım o zaman olur... Bunu duyan papağan aniden önünü dönmüş ve adama demiş ki: DEĞİL ANAMI SÜLALEMİ S..... BU POZİSYONU KAÇIRMAM...

Benim Hanım  


Soyguncunun biri bir bankaya girmiş. Çekmiş silahını havaya ateş etmiş. Herkesin yere yatmasını istemiş. Kasalardaki paraları toplamış ve kapıya doğru yönelmiş. Tam çıkacakken oradaki bir adama sormuş: 'Beni gördün mü ?' Adam şaşkınlıkla 'Evet gördüm.' deyince çekmiş tabancasını adamı alnından vurmuş. Tam tekrar kapıya hamle etmiş ki kapının yanında bir karı koca duruyor. Adama sormuş: 'Beni gördün mü ?' Adam gayet soğukkanlı bir şekilde yanıtlamış: 'Valla ben hiçbirşey görmedim, ama benim hanım gördü sanıyorum.

Sarı Kız  


Yaşlı bir çiftçi trafik kazasında mağdur olduğu gerekçesiyle, mahkemede savunmak yapmaytaydı. Kazaya sebep olan nakliye firmasının avukatı sordu:
-Kaza yerine gelen polis ekibine "İyiyim" demediniz mi? Çiftçi ifadesine başladı:
-Traktörümün arkasında besili ineğim sarıkız ile birlikte giderken, bu nakliye şirketinin kamyonu...... Avukat sözünü kesti;
-Ayrıntıları sormuyorum, yalnızca şu soruya cevap verin. Kaza yerine gelen polis ekibine "İyiyim" Dediniz mi? Demediniz mi?
-Şimdi efendim, biz sarıkız ile birlikte giderken........ Avukat yine çiftçinin sözünü kesti ve hakime dönerek:
-Efendim, Bu adam kaza yerine gelen polis ekibine, kendisine durumunu sorduğu zaman "Çok iyiyim" demişti. Şimdi aradan 3
-4 hafta geçtikten sonra mağduriyetini öne sürerek, müvekkilimi dava ediyor. Lütfen kaza sırasında iyi olduğunu söyleyip söylemediği konusunda ki soruma doğrudan cevap vermesini söyler misiniz? Hakim:
-Bir dakika. Önce şu sarıkız hikayesini duymak istiyorum. Çiftçi hakime teşekkür edip, ifadesini sürdürür:
-Bu nakliye şirketinin kamyonu traktörüme çarptığında, ben bir hendeğe, sarıkız başka bir hendeğe savrulduk. Sersemlemiş bir halde yatarken, diğer taraftan sarıkızın yanık yanık böğürmelerini duyabiliyordum. Belli ki çok acı çekiyordu. O sırada hemen ordan geçmekte olan polis ekibi durdu ve memurlardan birisi gidip diğer hendekte yatan sarıkıza baktı. 1, 2 dakika sonra da tabancasını çıkarttı ve inlemekte olan sarıkızı iki kaşının ortasından vurdu. Ardından elinde dumanı tüten tabancası ile yanıma geldi ve bana "Sen nasılsın Amca" diye sordu. Siz olsanız ne cevap verirdiniz?

Bush un Cezası  


Bush ölmüş, cehenneme gitmiş. Zebanibaşı 'Tamam' demiş, 'Amerikadan gelenler için özel bölmemiz var. Ama üç kişilik. Hepsi de dolu. Senin günahın hepsinden fazla olduğu için seçme şansı senin olacak. Birini affet, yerine sen geç. 'Bush ilk hücreye girmiş, bakmış Nixon elinde balyozla taş kırıyor. Başında da bir Vietnamlı onu kamçılıyor. 'Yok' demiş, 'Benim zaten biraz omuzun ağrıyor, taş kıramam'. İkinci hücrede, Babası Bush'u bulmuş. Irak savaşı ardından petrole bulanmış Körfez suyundan bir havuza dalıyor, tam çıkınca bir daha dalmak zorunda kalıyor. 'Aman' demiş Bush,gözü korkmuş, 'Benim yüzmeyle aram öteden beri iyi değildir. 'Üçüncü hücrede Clinton varmış. Sırtüstü bir yatağa İsa vaziyetinde bağlanmış, çıplak, Monica'da yatakta ve Clintona'a en iyi bildiği işi yapıyor. Bush'un ağzı kulaklarına varmış, 'Tamam' demiş, 'Bu cezayı kabul ediyorum'. Zebanibaşı bir tuhaf bakmış, 'Emin misin?' diye sormuş. 'Eminim' demiş Bush. 'Sen bilirsin' diye kafasını sallamış Zebani, sonra hücrenin kapısını açıp bağırmış: 'Tamam Monica, serbestsin!'

Bu Değil  


Köyü basan bir gurup terörist bütün köy halkını sıraya dizer... Grubun başı köy halkına derki...
- Hayatta kalabilmeniz için bir şansınız var. Köyün erkekleri tek sıra dizilecekler. Hepiniz mallarınızı çıkartacaksınız. Karıların gözünü bağlayacağım. Gözü bağlı olarak kadınlar hepsine elleyecek. Kim kocasınınkini elleyerek tanırsa o karı kocanın hayatını bağışlayacağım... Derken kadınlar birer birer gözleri bağlanıp getirilir.
- Birinci kadın başlar. “ Bu değil, bu değil, bu değil BU!! “ kocasını ve kendini ölümden kurtarır.
- İkinci kadın gelir. “Bu değil, bu değil, bu değil, bu değil, bu değil, bu değil, BU!”.. onlarda kurtulurlar. Üçüncü kadınıda getirdiklerinde terörist dayanamayıp adamların arasına geçer. Kadın başlar kocasını aramak için ellemeye.
- Bu değil, bu değil, bu değil, bu değil, Bu Bizim Köyden Değil, bu değil, bu değil, Bu....

Temel Kitap Yazarsa  


Temel bir gün bir kitap yazmaya karar verir ve hemen Orhan Pamuk'a koşar 'Sevgili üstat, ben bir kitap yazmaya karar verdim ama çok satsın istiyorum ne yapmalıyım ?' der. Pamuk, bak Temel Türkiye'de tutan üç şey vardır. Birincisi seks, ikincisi asalet, sonuncusu da de gizem. Sen kitaba bunları içeren bir başlık koyarsan kitabın en az on bin satar. Temel hemen başlamış kitabi yazmaya, 3 ay sonra geri gelmiş. Orhan Pamuk kitabın adını sormuş, Temel de, 'Kontesi kim sikti?' demiş. Orhan 'Afferim, çok güzel olmuş, kontes ile asaleti, sikmekle seksi vurgulamışsın, kim de gizemle ilgili. Ama sana söylemeyi unuttuğum bir şey daha var. Bu baslığa bir de din katabilirsen en çok satanlar listesine tepeden girersin. Temel yine çıkmış ve kitabı değiştirmeye başlamış. 1 ay sonra tekrar geri gelmiş. Orhan Pamuk kitabin adini sorunca Temel: 'Allah Allah, kontesi kim sikti?
  sayfa 1|2


DELİ FIKRALARISARIŞIN FIKRALARIDOKTOR FIKRALARI

TEMEL FIKRALARINASRETTİN HOCA FIKRALARIASKER FIKRALARI

AVCI FIKRALARIKAYSERİLİ FIKRALARIKATEGORİSİZ FIKRALAR

 
  Bugün 9 ziyaretçi (14 klik) kişi burdaydı!
Bu sitede yazılanların choğu abuk sapuk şeylerdir,doğru değildir ve +18 ya$dir.bu siteden yazılanların bir harfini çalıp word e aktaracam deyipte notpade aktaranın ip si bulunur, yeri tespit edilir ,iletişime geçilir ,evereste kampa çağırılır,nuri alço kostümü giyilerek kola mola ikram edilir. içine bayıltıcı ilaç katılır.çadıra sürükleyerek nuri alço müziği çalınır ve...….tüh dönmeymiş bile denmez!!!
t
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol